Gönderen Konu: ERMENI HAYALPERESTLIGI, 301i AT SEVRI GETIR  (Okunma sayısı 3726 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı motun yabgu

  • Türkçü-Turancı
  • *****
  • İleti: 1566
301’i at Sevr’i getir
   30 Aralık 2007
Nerdun HACIOĞLU
301’i at Sevr’i getir Başbakan Erdoğan’ın, "Komisyon kuralım, arşivleri açalım" çağrısına yanıt için toplanan Ermenistan Meclis’si, uzlaşma bir yana, yeni ’talep’ler geldi. Türkiye’ye soykırım için 14.5 milyar dolar ’soykırım’ faturasının çıkarıldığı toplantıda, 301’inci maddenin kaldırılması ve sınırların Sevr anlaşmasıyla yeniden belirlenmesi istendi.

ERMENİSTAN ve Türkiye arasında ilişkilerin normalleşebilmesi için Türkiye Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 15 Nisan 2005 tarihinde Ermenistan Devlet Başkanı Robert Koçaryan’a gönderdiği "Soykırım iddiaları hakkında tarihi komisyon kuralım. Arşivleri açalım" çağrısına yanıt Ermenistan Ulusal Meclisi’nden geldi. Noyan Topan, Arm İnfo, Mediamax, PanArmenia ajansları haberlerine göre 19-20 Aralık tarihleri arasında Ermenistan Meclisi "Türkiye ile ilişkiler" özel oturumunda uzlaşma arayışı bir yana, Türkiye’den yeni talepler anlamına gelen uzun vadeli hareket planı gündemi doldurdu. Oturumda konuşan Dış İlişkiler Komisyon Başkanı Armen Rustamyan şöyle dedi: "Bizim özel oturuma Türkiye’den uzman ve gazeteci de davet ettik. Ancak kimse gelmedi. Anlaşılan Ankara yönetimi gelmek isteyenleri önledi. Halbuki biz gelecek konuklara güvenlikleri konusunda tüm güvenceleri vermişti. Türkiye meclisinde benzer tartışma açılırsa biz katılmaya hazır olduğumuzu bildirdik. Türkiye’ye gidip aramızdaki meseleleri tartışmak için tek bir şartımız var. Ele alınacak konular Türkiye Anayasası 301. maddesi kapsamına girdiği için biz ancak bu madde kaldırıldıktan sonra Ankara’da görünebiliriz."

YENİDEN SINIR Oturumda aşırı uçlar da söz almayı ihmal etmedi. Taşnak Partisi Erivan büro şefi Kiro Manoyan, "Türkiye ile aramızdaki sınır çizgisi de yeniden belirlenmeli. Kars anlaşması bağımsız Ermenistan tarafından imzalanmadı. Sovyetler döneminden sonra bağımsızlığını kazanan Ermenistan bu yüzden temel olarak Sevr anlaşmasını görmekte. Bu anlaşmaya göre ise sınırlar çok farklı bölgeleri kapsıyor" dedi.

SOYKIRIM FATURASI Oturuma bağımsız uzman sıfatıyla katılan Ermenistan’ın eski Kanada Büyükelçisi Ara Papyan ise Türkiye’ye soykırım faturası çıkardı. "Ermeni ulusunun soykırım yıllarında maddi kayıpları" başlıklı rapor hazırlayan Papyan’a göre 1914-1919 yılları arası belgeler incelenerek hesaplar yapıldığında ortaya 19 milyar 130 milyon 982 bin Fransız frangı tutarında fatura çıkıyor. Birinci Dünya Savaşı yıllarındaki paranın değeri günümüzde dolara çevrildiğinde Ermenistan’ın Türkiye’den alacağı 14 milyar 500 milyon dolar olarak gösterildi.

Türkiye’nin 3 şartı kabul edilemez

Türkiye özel oturumuna Dışişleri Bakanı Vardan Oskanyan da katıldı, normal ilişki fırsatının Ankara tarafından SSBC’nin parçalandığı 1991 ve Türkiye’nin AB ile üyelik görüşmeleri (2003) süreci başlangıcında kaçırıldığını söyledi. "Türkiye bizden ne istiyor" sorusuna ise Oskanyan, "Yerine getirilemeyecek üç şart koşuyor. Birincisi sınırların şimdiki haliyle tanınması, ikincisi Karabağ sorununun Azerbaycan lehinde sonuçlandırılması, üçüncüsü de soykırım iddiamızdan vazgeçmemiz. Bu üç konuda Türkiye’nin bizden hukuki gerekçeler bir yana, ahlak değerleri açısından da talep etme hakkı yoktur
                                                                                                                                                                                     
ÜZE TENGRI TEMÜR CIDA OKLAR BIRLE BIR BULUT

  BASBUGUMUZ TANRIKUTTUR TANRIKUTTUR

                       TANRIKUT.

Çevrimdışı NTürk

  • Türkçü-Turancı
  • ****
  • İleti: 158
Ynt: ERMENI HAYALPERESTLIGI, 301i AT SEVRI GETIR
« Yanıtla #1 : 30 Aralık 2007 »
Keşke gerçekten bir soykırım yapmış olsaydıkta şu ermenilerin sesini kesseydik.Türkiye'ye karşı nasıl bu kadar rahat konuşabiliyorlar.Yada hadi onlar densiz konuşuyor,bizim başımızdakiler buna nasıl göz yumuyor?ermenilere karşı kesin bir çözüm üretilmelidir hem Türkiye hem Karabağ için bu şarttır.
HARAY HARAY MEN TÜRKEM!!!

Çevrimdışı Mete Saltuk

  • Türkçü-Turancı
  • ****
  • İleti: 147
Ynt: ERMENI HAYALPERESTLIGI, 301i AT SEVRI GETIR
« Yanıtla #2 : 30 Aralık 2007 »
Biraz önce konuyla ilgili Hürriyet gazetesinin haberini okurken, tek cümlelik bir yoruma denk geldim. Çok hoşuma gitti, aktarıyorum:

eğer sınırları yeniden çizme gereği doğarsa ermenistan'da sınırlarımız içinde kalır. Kenan Baysal

Çevrimdışı topuz

  • Türkçü-Turancı
  • ***
  • İleti: 89
Ynt: ERMENI HAYALPERESTLIGI, 301i AT SEVRI GETIR
« Yanıtla #3 : 30 Aralık 2007 »
Bir ülkenin sınırları, hukuki temellere dayanarak, ya da ne bileyim; ahlaki değerler göz önünde bulundurularak çizilmez. Sınırlar bir savaş neticesinde, kanla çizilir. Şimdi Ermenistan sınırının yeniden çizilmesi gibi bir iddia, ancak gülünüp geçilecek bir iddiadır.

Ancak Ermeniler'in Türk toprağı olan Karabağ'ı işgal ettiği, yöre halkına sistematik bir şekilde işkence ettiği, katliamlar düzenlediği ve türlü türlü insanlık suçları işlediği bilinmektedir.

Asıl önemli olan da budur. Ermeni devletinin; derhal Karabağ'dan geri çekilmesi, yaptığı insanlık suçlarından ötürü, alenen özür dilemesi ve verdiği zararlardan dolayı - tazminat olarak - Azerbaycan'a toprak ya da para vermesi gerekir. Bizim üzerinde asıl durmamız gereken sorun bu olmalıdır.

Şimdi bakınız atalarımız, "Çamur at! nasıl olsa izi kalır" demişler.

Ermenilerin soy kırım iddiaları, üzerimize atılmış bir iftiradır ve maalesef izi kalmıştır. Bizim yapmamız gereken bu iddiaları sanki yokmuş gibi algılayıp, "Biz müsterihiz, tarihçiler Türkler'in Ermenilere soykırım yapmadığını açıkça belirtmektedir" diyerek, Ermenistan'ı Karabağ meselesi üzerinde sıkıştırmaktır.

Unutmamalıyız; sınır meselesini ya da soykırım meselesini tartıştıkça, bu sorunları ciddiye aldıkça, Ermenilerin ekmeğine yağ süreriz. Bunlar gayrı ciddi iddialardır ve üzerinde durmaya bile gerek yoktur. Bu meseleleri tartışarak, haklılığımızı ispatlamaya çalışarak, aslında savunma pozisyonuna geçiyoruz. Ben derim ki; bu iddialara gülüp geçelim, asıl Ermenilerin suçlarını ortaya koyarak, onları savunma pozisyonuna geçirelim.

Herhangi bir tartışmanın konusunu belirleyenler, insiyatifi eline alanlardır. Biz insiyatifi ele almalı, Ermenilerle yapılan tartışmalarda, "soykırım iddiaları komiktir. Siz asıl daha bir kaç yıl önce işlediğiniz insanlık suçlarından dolayı hesap verin" demeliyiz.
Kızıl Elmada Buluşalım!..

Çevrimdışı motun yabgu

  • Türkçü-Turancı
  • *****
  • İleti: 1566
Ynt: ERMENI HAYALPERESTLIGI, 301i AT SEVRI GETIR
« Yanıtla #4 : 30 Aralık 2007 »
Kardak'ta gerginliği tırmandıran tahrik
   30 Aralık 2007
Yaşar ANTER/BODRUM (Muğla), (DHA)
YUNAN balıkçıların ve sahil güvenlik botlarının yaklaşık üç haftadır Kardak kayalıkları etrafındaki ihlalleri sürerken, bugün sabahtan itibaren gerginlik daha da arttı.

KARDAK'TA YÜKSEK GERİLİMİN GÖRÜNTÜLERİ...

Yunan balıkçılar Kardak kayalıklarını geçip Gümüşlük ve Turgutreis'e 2 mil uzakta avlanmaya başladı. Öğle saatlerinde Yunan sahil güvenlik botu Kardak'ı 3 mil geçerek Gümüşlük önlerine kadar geldi. Türk botları Yunan sahil güvenlik botunu Türk karasularından çıkarmaya çalışırken, bölgeye zodiak botla, dalgıç kıyafetli, silahlı SAT komandolarının geldiği görüldü. Yunan botları bölgede gelişmeleri görüntülen DHA muhabirlerinin bulunduğu teknenin üzerlerine gelerek taciz etti.


               

Bu sabah erken saatlerde Yunanistan'ın Kilimli (Kalimons) ve Leos adalarından gelen 16 balıkçı, Kardak'ı 1 mil kadar geçip Gümüşlük ve Turgutreis önlerinde ağ ve olta atıp avlanmaya başlayınca, Turgutreis'te görevli Kıdemli Başçavuş Rıza Bayrı yönetimindeki Sahil Güvenlik botu da bölgeye geldi. Yunan balıkçılar, tüm uyarılara rağmen Gümüşlük açıklarında avlanmayı sürdürdü. Yunan balıkçılara koruma yapan AZ 060 ve AZ 161 No'lu Yunan sahil güvenlik botlarının da Türk kara sularını ihlal ettikleri görüldü.

YUNAN BOTUNUN İHLALİ

AZ 060 No'lu Yunan sahil güvenlik botunun saat 13.20'de Gümüşlük'e 1 mil uzaklıktaki Çavuş Adası'nı da geçmesi, gerginliği iyice tırmandırdı. Bölgede bulunan Türk balıkçılar, Yunan sahil güvenlik botunun Gümüşlük önlerine geldiğini görünce limanlarına döndü.

Türk Sahil Güvenlik botlarının İngilizce olarak, “Bölgeyi acil olarak terk edin. Türk karasularındasınız” uyarılarına aldırmayan ve yaklaşık 25 dakika boyunca Gümüşlük ile Yalıkavak arasındaki Türk sahillerine yarım mil kadar açıkta seyreden Yunan sahil güvenlik botunu, Türk sularından çıkarmak için Yalıkavak'taki Üsteğmen Tamer Alpuğ yönetimindeki 302 No'lu bot da bölgeye geldi. İki Türk botunun izlediği Yunan botu saat 13.50 sıralarında Türk karasularını terk etmek zorunda kaldı.

YUNAN SAT KOMANDOLARI GELDİ

Bölgedeki gelişmeleri görüntülemek üzere kaptan Hüseyin Çağlar'ın kullandığı ‘Gülnur’ adlı tekneyle Kardak'a 1.5 mil uzakta, Türk karasularında bekleyen DHA muhabirleri de Yunan botlarının ve Kilimli Adası'ndan zodiak botla gelen Yunan SAT komandolarının taciziyle karşılaştı. Yunan sahil güvenlik botlarıyla dalgıç kıyafetli, silahlı SAT komandoları, Türk karasularına girerek gazetecilerin bölgeden derhal ayrılmasını istedi. Türk Sahil Güvenlik botları, gazetecilere koruma yaptı.

Çavuş Adası ve Çatal Ada yakınlarına kadar gelen Yunan balıkçıların yaşanan gerginliğe karşın avlanmaya devam ettikleri, Türk gazetecilere el salladıkları görüldü.

TÜRK BALIKÇILAR ŞAŞIRDI

Bölgede yaşananları ibretle izlediğini söyleyen Güllüklü kaptan 62 yaşındaki Rıza Özbey, “Yıllardır bölgede Yunan balıkçılarla kriz çıkmadan yaşadık, avlandık. Kimse kimsenin sularını ihlal etmezdi. Ancak bugünkü gibi Yunan SAT komandolarının Gümüşlük önlerine kadar gelmelerine şahit olmamıştım. Bunların yaptığı tam bir çılgınlık. Bu hareketler krizi tırmandırır” dedi.

302 ve 11 No'lu Türk Sahil Güvenlik botlarıyla, AZ 040, AZ 060 No'lu Yunan sahil güvenlik botlarının Kardak civarındaki kovalamacaları gün boyu devam etti.


 
ÜZE TENGRI TEMÜR CIDA OKLAR BIRLE BIR BULUT

  BASBUGUMUZ TANRIKUTTUR TANRIKUTTUR

                       TANRIKUT.

Çevrimdışı Mete Saltuk

  • Türkçü-Turancı
  • ****
  • İleti: 147
Ynt: ERMENI HAYALPERESTLIGI, 301i AT SEVRI GETIR
« Yanıtla #5 : 30 Aralık 2007 »
Değerli topuz Kardeşim;

Sözünü ettiğiniz yöntem, akıllı bir stratejidir. Ancak ermenilere Karabağ yerine Doğu illerimizde yaptıklarıyla cevap vermek daha doğru olur kanaatindeyim. Şu an ermenilerin yaptığı yavuz hırsızlığın en iyi örneklerindendir. Şöyle ki; ben, Erzurum'luyum. Köyümüzde yaşayan yaşlı insanlar(ki onların babaları veya dedeleri görmüştür) ermenilerin yakın köylerde yaptıkları vahşetleri anlatırlar. Bunlar, bütün bir köy halkının, camiiye doldurularak, büyükbaş bir hayvanın üzerine bağladıkları, yanacak malzemeleri tutuşturmak suretiyle, canı yanan hayvanın, camii içerisinde koşuşturarak bütün insanları öldürmesi vb.dir. Babam, o dönemi yaşayan kadınların, kızgın tereyağını yüzlerine sürdüklerini, bu suretle çirkin veya hastalıklı göründükleri için tecavüzden korunmayı amaçladıklarını anlatır. Ki muhakkak duymuşsunuzdur, hamile kadınlar üzerinde yaptıklarını...

Kanımca, biz Türkler; bu yaşananları kendimize yakıştıramadığımız için, dillendirmiyoruz.(Yukarıdakileri yazarken,ben de epey zorlandım- hatta yazmasam mı diye düşündüm) Bu yüzden Karabağ'dan önce, o dönemle cevap vermeliyiz diye düşünüyorum. Saygılarımla

Çevrimdışı mkemal

  • Yeni Üye
  • *
  • İleti: 2
Ynt: ERMENI HAYALPERESTLIGI, 301i AT SEVRI GETIR
« Yanıtla #6 : 30 Aralık 2007 »
Ermenistan ve onun gibi emperyalist politikaları olan ülkeler isteklerinden asla vazgeçmeyecek , isteklerinden vazgeçmediği karşı tarafın sessizliği ve lobisinin yetersiz olmasını fırsat bilerek isteklerini daha da arttıracaklardır. Burada kendi yöneticilerimize büyük ödevler düşmektedir. Hele ki kendi basınımızdaki ermeni lobisi ise daha iyi araştırılıp irdelenmesi gerekmektedir. Bu sorun maalesef yavaş yavaş küresel elitin katkısı ile  haklı olduğumuz bir dava uluslar arası bir hal almaya doğru gitmektedir. Ermeni halkı kendinin kullanıldığının farkına vararak bu oyunu kanımca kendileri bozmak mecburiyetindedirler. Bizi yönetenlerin Türk olmaması ve Dışişlerinin kuklacı bir başkana emanet edildiğini düşünürsek haklı olduğumuz bir olayda dış manipülasyonlar ile dış kamuoyunda artan bir hızda inanılırlığımızı kaybetmekteyiz.

İlgilenenlere duyurulur.

Çevrimdışı gurturk

  • Türkçü-Turancı
  • ****
  • İleti: 330
Ynt: ERMENI HAYALPERESTLIGI, 301i AT SEVRI GETIR
« Yanıtla #7 : 30 Aralık 2007 »
Tüm bu çığırtkanlığı yapanların karşısında adam gibi onurlu TÜRKÜN menfaat ve çıkarlarını kollayan bir dış politika olsa hepsi süt dökmüş kediye dönerdi.