TÜRKLÜK ve TÜRK DÜNYASI OTAĞI > TÜRKÇÜLÜK

GENETİK ve TÜRK GENETİĞİ

<< < (2/18) > >>

ÖZLEM:
     

        Dr.Bilge ; anlatımınız mükemmeldi.Emeğinize sağlık..Ama ben yine de  en azından ailenizde bir inşaatçı olduğunu düşünüyorum.Ne dersiniz?..Esenlikler..

balabanoğlu:
Dr.Bilge kandaşım, hoşgeldiniz. Esen kalın...

Dr.Bilge:
İşte yukarıdaki soruların cevabı İNŞAATIN SIRRI’dır. Ve bu sır artık günümüzde çözülmüştür.



İnşaat Firmasının (Yaratıcı güç) birisi ana binanın arşivinden, diğeri baba binanın arşivinden gelen iki projenin önüne konduğu Müteahhit’in bu iki proje içerisindeki inşaat talimatlarını (GENLERİ) değerlendirerek işe koyulduğunu ayrıntıları ile belirtmiştik.

Müteaahit firmanın inşaatın herhangi bir özelliği için iki talimat aldığını ve bu iki talimatın birbiri ile farklı direktifler içermesi halinde içlerinden sadece birisini seçerek, seçilen talimatı uyguladığını da…,

İşte Müteahhit Firmanın bu değerlendirmesi sonucunda ortaya çıkan yeni binanın bütün fiziksel özelliklerine (görünüm,renk,şekil,boyut,desen vs), tüm ölçülebilir ve tanımlanabilir teknik özelliklerine (ısıtma sistemi,yalıtım,elektrik düzeni vs,) , ayrıca yeni binanın görünür stili,hangi amaca hizmet ettiği, yetenekleri gibi diğer tüm özelliklerine FENOTİP denir.

FENOTİP, GENOTİP’in inşaatta uygulanan kısmıdır. Uygulanan tarafıdır.Bu özelliği ile “buzdağının görünen kısmı”, “dev bir alt yapının yer üstündeki parçası”, “bir ressamın tüm yetenek,duygu ve deneyimlerinin tamamını tanımlamakta yetersiz tek bir eseri”, “ayrıntılı bir tasarımın seçilmiş parçalarından oluşmuş bir yapıt” olarak da tanımlanabilir.

FENOTİP bu binanın (insan)  fiziksel ve sosyal dış görünümüdür. Bu dış görünümün oluşması için değerlendirilen iki proje toplamının (GENOTİP) sadece bir kısmının şekillendirilmiş,inşa edilmiş kısmıdır.



Daha önce sorduğumuz soruları yenileyelim:

Neden bazı talimatlar  baskındır? (BASKIN GENLER=DOMİNANT GENLER)
Neden bazı talimatların uygulanması için tartışmasız her iki emrinde aynı doğrultuda olması, yani bir kesinlik, yani tercihe bırakmayacak şekilde netlik olması gerekir.Ve hatta talimatın ikilenmesi gerekir? (ÇEKİNİK GENLER=RESESİF GENLER)
Müteahhit seçimini neye göre yapar?(
Talimatları baskın ve çekinik olarak değerlendirirken müteahhitin tercih kriterleri nelerdir?

Soruların cevapları aslında oldukça basit ve düz mantık ile çözülebilecek niteliktedir.

Siz kendinizi herhangi bir inşaat için direktif almış (proje ve talimatları) Müteahhit firma’nın yerine koyun,

Önünüze gelen iki proje var,
Ve size “inşaatın her bir özelliği için, her iki projedeki talimatları değerlendir ve hangisi işine geliyor ise o şekilde yap” doğrultusunda yetki verilmiş olsun.

Ne yaparsınız?

Anlaşılması kolay, uygulanması kolay, en az ve en ucuz malzeme gerektiren direktifi mi uygularsınız?
Yoksa, anlaşılması zor ve teferruatlı, uygulaması zor ve ihtisas isteyen, oldukça zengin ve pahalı malzeme gerektiren direktifi mi uygularsınız?

Tercih elbette ilk satırda tarif edilen direktif lehine olacaktır. İşte biz buna BASKINLIK (Dominansi) diyoruz….

Anlaşıldığının aksine baskınlık nitelikte değil, niceliktedir. Daha ucuz,daha kolay,daha sıradan,daha bol bulunur malzeme ile vs…,

Örnek:
Müteahhit Firmanın önünde “dış cephe boyası” özelliği ile ilgili iki talimat (Gen) var,
Talimatlardan birisi “Dış cepheyi siyah kireç badana ile boya” diyor. Diğer talimat ise “Dış cephe silikon bazlı, ışığın şiddetine göre açıklaşıp,koyulaşabilen nano teknolojili,silikon bazlı pembe renkte olacak” diyor.
Hangisini tercih edecektir?
Aklı başında bir Müteaahit ilk direktifi uygular. İşte buna BASKINLIK, uygulanan talimata da BASKIN GEN adı verilir. Doğada müteahhitler ortalamayı hesaplar, muhafazakar ve tutumludur.

ÇEKİNİK GENLER, yani teferruatlı, karmaşık,uygulanması zor talimatlar, aslında inşaat sektöründe DEVRİM niteliğinde fikirlerden doğmuştur. Ya tesadüfen, ya da deneme-yanılma yöntemi ile bulunmuş keşif ve icatlar gibidirler.

ÇEKİNİK GENLER’in oluşumunun temeli aslında bir hatadır. “normalden sapma =MUTASYON” dur.

Nasıl mı?
Konumuzun başlangıcında ana bina ve baba bina dan gelen projelerin birer kopyasının oluşturulduğundan bahsetmiştik.  Hatırladınız mı?
İşte bu kopyalama sırasında bazen hatalar (MUTASYONLAR) oluşur. (Evrakların üzerine çay dökülür, kopyalayan eleman yanlış okur, esas evrağın bir kısmı kaybolur, bazı aklı evvel kopyalayıcı kendi kafasına göre yorum yapar vs…)
Neticede, yeni oluşan kopyalar “aslından farklılaşmış talimatlar”(MUTANT GENLER) içerir. İşte bu farklılaşmış talimatlar doğrultusunda yapılan binaların neredeyse tamamı çöker…(diğer talimatlar ve çevre ile uyumsuzluk nedeni ile). Veya, ortaya o kadar çirkin ve kullanışsız bir bina çıkar ki! İnşaat Firması bu yeni binanın projelerini kullanmaktan artık, imtina eder.(sakınır). Her iki halde de, farklılaşmış talimatlardan oluşmuş binalardan örnek proje çıkarılamaz ve bu binalar projeleri ile birlikte yok olurlar…
Ancak, çok nadiren farklılaşmış talimat işe yarar bir değişikliğe sebep olur. Ve bu yeni - farklı değişiklik,  binaya bir üstünlük sağlar (Bu işin ortası yoktur. Farklı talimat ya binanın çökmesine veya normalden daha mükemmel olmasına, üstün olmasına sebep olur.) Farklılaşmış talimat ile ayakta kalmayı başaran binalar, diğer normallerinden daha dayanıklı, veya daha estetik, veya daha fonksiyonel, veya hepsi şeklinde olurlar. Ve bünyelerinde (arşivlerinde) bu yeni ve üstün talimatları bir sonraki binada uygulanmak üzere muhafaza ederler.

Örnek:
-Talimat konusu:  Binanın pencereleri.
-Talimat: “Binanın tüm cephelerinde ikişer pencere ve pencereler camlı olsun”
-Talimatın olumsuz yönde yanlış kopyalanması: Binanın tüm cephelerinde ikişer pencere ve pencereler camSIZ olsun” Camsız penceresi olan bir bina sağlıklı olabilir mi? Bu hatalı kopyalama bu binayı kullanışsız yapar. Ve bu binanın arşivi bir daha İnşaat Firması tarafından kullanılmaz.
-Talimatın olumlu yönde yanlış kopyalanması: “Binanın tüm cephelerinde ikişer pencere ve pencereler İKİŞER camlı olsun” Neticede pencereler çift camlı olacağı için ısı yalıtımı daha mükemmel ve üstün bir bina meydana gelir. 
Özellikle rutubetli ve soğuk iklimli coğrafyalarda, İnşaat Firması, bu binanın “farklılaşmış projesi” ni destekleyecek ve kullanmak isteyecektir. Bu binalar, diğerlerine göre daha uzun süre ayakta kalabildikleri için de, yeni bina projelerine daha yüksek oranda katkı sağlayacaklardır. Bu, çevre şartlarının “farklılaşmış bir talimat” a sağladıkları avantajdır. (ÇEVRENİN SEÇİMİ, DOĞAL SELEKSİYON)

Ama dikkat ettiyseniz, yeni ve üstün  talimat (GEN) olan “her pencereye iki cam” direktifi, pahalı ve tek cama göre uygulanması daha teferruatlı bir iştir, yani ÇEKİNİK GEN dir.

Günümüzde, Genetik bilimi adına yapılan araştırmalar Çekinik Genlerin (Resesif Gen) çoğunlukla evrimleşmiş ve üstün olduklarını ortaya koymuştur. 
Çekinik Genleri üstün yapan özellik; bulundukları organizmayı türdeşlerine göre, değişen çevre şartlarına daha çok uyum sağlayabilir (adaptasyon kabiliyeti)  ve aynı oranda doğa ile daha fazla ve daha verimli ilişki içerisine girebilir kılmalarıdır.

Özetle:
Baskın genler, “nitelik” olarak avantajlı özellikleri nedeni ile önceliğe sahiptir,
Çekinik genler ise, baskın genler ile kıyasla “nicelik” olarak üstündür ve ancak, hem anne, hem babadan gelmeleri halinde uygulanabilir ve görünebilir olabilmektedirler.
Çekinik genler gerek uyum yetenekleri ve gerekse doğa ile verimli ilişkileri nedeni ile üstün kabul edilirler.
YAZARIN ARA NOT’U: Bir genin üstünlüğüne doğa karar verir, üstün genler doğa tarafından kollanır, sayı ve oranları her geçen zaman içerisinde artar, bir süre sonra onlardan daha üstünü ve bir süre sonra daha da üstün olanlarının ortaya çıkması kaçınılmazdır.

Ama unutmamak gerekir ki bir “ tür” içerisinde meydana gelen bu yarış ve değişim, tek başına, türlerin bir diğerine değişimi (evrimleşmesi) için imkansızdır. Yani, DARWİNİZM olarak bilinen teori bu açıdan eksiktir (Hoş! tamam olsa, teori olmaz, kanun olurdu, değil mi?)

Darwin, teorisini oluşturan “doğal seleksiyon” fikrinde kısmen haklıydı. Ancak sebep ve sonuçlarını gereğinden çok abartarak bilimsellikten uzaklaştı. Bu gün Darwinizm’e sıkı sıkıya sarılan ve onu tabu haline getiren çevrelerin düştüğü çıkmazın sebebi de bu abartıdır.
(Bu görüşüm başka bir tartışma konusu olduğu için kısa kesiyorum. Genetik konusunda bilgi veren herkesin “Darwinci” olduğu önyargısını kırmak amacı ile bu notu koyma ihtiyacı hissettim. Yoksa, atalarımın “yaradılış ve türeyiş” ile ilgili gerekli bilimsel bilgiyi bana aktarmış olduklarını kabul ederim hep.)


AYNI SOYDAN GELDİĞİMİZ HALDE NEDEN FARKLI FARKLIYIZ?
GENOTİP VE FENOTİP ÖRNEKLERİ…,
TÜRKLERİN GENOTİPİ NASILDIR?

Devam edeceğim….,

Kök-Börü:
Dr.Bilge Kandaş,

İletilerinizi zevk ile izliyoruz..Ve devamını bekliyoruz


Saygılar..

Esen Kalın.

BOZKURT TAYFUN:
Öncelikle aramıza hoşgeldiniz.

Yazılarınızı bir solukta okudum.Çok güzel örnekler vererek güzel bir anlatım yapmışsınız.En kısa sürede de devamını okumayı diliyorum

Esen kalın....

Navigasyon

[0] Mesajlar

[#] Sonraki Sayfa

[*] Önceki Sayfa

Tam sürüme git